20100409

kuşlar gibi cıvıldar tattırdığın acılar

küçük köpeğini yanına alan ali, kapıdan adımını attığında başına gelecekleri nerden bilebilirdi.
ayşeyse yarı ağırlığında tabak kulesini masaya taşımakta, annesine birazdan mutlu mesut orta sınıf eğlencesi yaşayacakları sofrayı hazırlamakta yardım ediyordu ki o sesi duyana, elindekiler tuzla buz oluncaya değin.
ne olduğunu ben de bilmiyorum. paramparça oldu her şey.